34,8148$% 0.06
36,7447€% -0.22
44,3564£% -0.1
2.952,34%0,34
4.911,00%0,65
3456059฿%-0.59054
Ardahan Göle ilçesi Buyukaltunbulak köyünde Koza Holding tarafından açılmak istenen maden ocağına karşı Göle halkının tepkisi dinmeden devam ediyor.
Göle Merkez Dernekler Federasyonu tarafından düzenlenen köyümde Maden Ocağı istemiyorum basın açıklaması maden ocağının açılmak istendiği gevrik dağında yapıldı.
Basın açıklamasına Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak, Göle Dernekler Federesyon Başkanı Kurbani Demir, CHP Göle İlçe Başkanı Recai Özalp ve yönetim Kurulu, DEM Parti Ardahan İl Yönetimi, DEM Parti Göle İlçe Başkanı Özgür Tanış Ve yonetim Kurulu, Ziraat Odası Genel Sekreteri Sinan Cem Budak, Köy Muhtarı Suat Altun, STK Temsilcileri, Avukat Yasar Kaya, CHP önceki Dönem İlçe Başkanları, Engin Turan, Tekin Aydın, YRP il kordinatoru Volkan bozkurt, siyasetci Nurbay Gürbulak, duyarlı Göle’li Vatandaşlar Buyukaltunbulak Köy Halkı, Koyunlu Köyü ve Kuytuca Köylerinden Katılan vatandaşlarla yapıldı. Burda toplanan kalabalık köylerimizde maden ocağı çalışması istemediklerini açıklayarak sonuna kadar direneceklerini ve demokratik bütün haklarımızı kullanacaklarını belirttiler. Basın açıklaması metnini Gazeteci Göle Doğa ve Kültürel Varlıkları Koruma Dernek Başkanı Ömer Turan tarafindan Okuduktan Sonra çiftçiler Traktörleriyle Konvoy Yaparak Maden ocağı açılmasını protesto ettiler.
Basın Açıklaması Şöyle:
Basın ve kamuoyuna
İlçemizi anlatan en bilinen türkünün sözlerinin bir kısmı şöyledir;
“Gölenin Dağları Bağdır Meşedir
İçlerinde Biten Gül Menevşedir”
Maalesef ki, dağlarımızda biten gül, menevşe ve sayısı 2700 civarında endemik bitki türü, madencilik tehdidi altındadır.
Bildiğiniz üzere Koza holding sınır olarak Gevrık’te ama dört köyün tam orta noktasında ÇED raporu dahi hazırlamadan açık ocak usulü ile altın ve bakır çıkarmak istiyor.
Şirketin açık ocak usulü ile altın ve bakır çıkarmak için hazırladığı proje ile Ardahan Valiliği Cevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne yaptığı başvuru, halen sonuçlanmadı.
Bizler bu müracaatı duyduktan sonra proje dosyasını inceleyerek bu tip bir madencilik faaliyetinin bölgemize vereceği zararları gözeterek, köylerimizde bu projeyi istemediğimizi resmi başvurularımıza konu yaparak ilgili kurumlara bildirdik. Bunun yanı sıra yaptığımız toplantilar ve görüşmelerde de köyümüzde madencilik faaliyetlerini istediğimizi belirttik.
Aradan geçen dört aylık bir zaman zarfında tarafımıza olumlu bir dönüş yapılmadığından bu basın açıklamasını yapma gereği duyduk.
Bu süreçte öğrendik ki, tehlike daha büyük. Gölemizin büyük bir bölümü maden ruhsatına açılmış.
Değerli Basın mensupları ve çok değerli katılımcılar Doğu Anadolu Bölgemizin yüksek platolarına sahip olan İlçemiz yüksek kaliteli mera ve yaylalarıyla organik hayvancılığın yapıldığı bir havzadadır. Ülkemizin et ve kurbanlık hayvan ihtiyacının büyük bir kısmı buralardan karşılanmaktadır. Yine bölgemiz yaklaşık olarak 2700 endemik bitki türü ve florasiyla zengin bir bitki örtüsüne sahiptir.Doğal çayırlarımiz koruma altina alinan bitki turleriyle kaplı ve yapısını bozmak yasaktır.Bu sebeple yoğun bir şekilde arıcılık faaliyeti yapılmaktadır. İlimiz Kafkas Arı ırkının gen merkezidir. Dışardan gezginci Arı giris çıkışı yasaktır.Coğrafi işaret alınarak tescil edilmiştir.
Yine İlçemiz verimli ve kimyasalların bulaşmadığı toprak yapısıyla sadece Ardahan ve Kars’a özgü kavılca buğdayının yetiştirildiği bir alandır .Coğrafi işareti alınarak tescil edilmiştir.Yine ilçemiz ülkemizde bir eşi ve benzeri daha olmayan sarı çam ormanlarıyla kaplı bir alandadır.
Yoğun şekilde sulak alanlara sahip olan ilçemiz göçmen kuşların uğrak alanı ve göç yollarının üzerinde bulunmaktadır.Akarsularımız ve derelerimizde nesli tukenme tehlikesinden olan ve koruma altında olan balık türleri yaşamaktadır. Maden sahasinda gecmekte olan Şimşimik deresi Göle ovasını sulayarak Kura nehrine akmaktadır. Proje dosyasinda bahsedildigi gibi 140 metre uzaklıkta değil bazı noktalarda dagin tam dibinde geçmektedir.
Son yayınlanan Türkiye deprem haritasında bugün koza holdingin açmak istediği Maden sahasında aktif bir fay hattı olduğu görülmektedir. Proje dosyasında fay hattı görmezden gelinmiştir. Diri fay hattı üzerinde madencilik faaliyetleri yapılmak isteniyor. 2022’de yaşanan depremin yaraları halen kapanmamışken, depremden zarar gören hemşehrilerimizin mağduriyetleri halen çözülmemişken; fay hattının üzerinde her gün yeni patlatmalar yapacak maden ruhsatına izin verilmesini istemiyoruz.
Evlere uzaklığı 150 metre olan maden sahasında projeye göre 87 kez şiddetli patlatmalar yapılacağı kullanılacak patlayıcı maddenin anfo tipi kimyasal patlayıcı olduğu ve patlatma esnasında oluşacak toz bulutlarının cilde ve göz sağlığına zarar vereceği toz bulutlarinin dağılıncaya kadar temas edilmemesi gerektiği de ayrıca projede görünmeyecek bir yere not düşülmüştür. Dolayisiyla proje bu haliyle bile yapılacak her patlatma faaliyeti fay hattına sismik hareketle Etki edeceği evlere ve insan sağlığına zarar vereceği yer altı kaynak sularina ve yer üstü akar sularına zarar vererek geri dönüşü olmayan ekolojik bir yıkıma davetiye çıkaracağı açıkça görülmektedir.
Yapılacak doğa tahribatıyla endemik bitki örtüsü yok edilecek çayır ve tarlalar zarar görecek mera alanları yok edilecek insan ve canlı sağlığına zarar verecek doğal yaşam alanları yok edilecek tek geçim kaynağı hayvancılık olan ve hayvancılıkta elde edilen kaşar peyniri, diger peynir çeşitleri, tereyağı et ve süt üretimi faaliyetleri durma noktasına gelecektir.
Arıcılık bitecek tarım bitecek bölge çölleşecek ve metropollere akın akın göçler başlayacaktır.
Bizler köylerimizde koza holdingin açık ocak usulü ile maden çıkarmasına karşı dururken bilgi edinme yöntemiyle elde ettiğimiz 4.grup Madenlere ilişkin saha ruhsatlarini gösteren haritaya baktığımızda dehşete düştük. Farklı Ruhsat alanlarının olduğunu Koyunlu, Küçük Altunbulak ve Çullu Köylerimizi kapsayan alanın Camer adlı seramik firmasına ruhsatlandirildigini, Göle ovasinin tamamının 4.grup maden olarak ruhsatlandırıldığını ve 15 köyün maden ruhsat alanı içinde kaldığını, madencilik tehdidi altında olduğunu öğrendik.
İlçemize ve köylerimize herhangi bir faydası olmayan maden faaliyeti cevher bittikten sonra bölgeyi terk ederek çöllestirecekler. Köylerimize, ilçemize vereceği zararları anlatmakla bitiremeyiz.İlerleyen zamanda kurulacak siyanür havuzlarıyla bölgede canli yaşamı sonlanacaktır. Bunlarin örnekleri ülkemizin birçok yerinde açılan maden ocaklariyla tecrübe edilmiştir ve en son örneği bütün kamuoyunun gözlerinin önünde Erzincan İliç çöpler maden ocağında cereyan etmiştir.
Bugün burda bir kez daha tepkimizi dile getirerek köylerimizde meralarimizda yaylalarımızda madencilik faaliyetlerini istemediğimizi yukarıda açıkladığımız sebeplerden dolayı doğal bir yaşam alanı olan ilçemizin maden şirketlerine karşı koruma altına alınmasını bu yönde kanunlar çıkarılmasını, Koza holdingin başvurduğu Çed sürecinin sonlandırılmasını ve maden sirketlerinin ruhsatlarinin iptal edilmesini bir kez daha Çiftçilerimiz, Köylülerimiz,esnafımız ve halkımız adına talep ediyoruz .
Bu yolda direnisimiz ilk günkü gibi kararlılıkla ve sonuna kadar devam edecektir . Hukuki ve demokratik mücadelemizi sabote etmek isteyenlere de asla müsaade etmedik etmeyeceğiz de.. Basının, kamuoyunun ve ilgili kurumların bilgisine sunulur.
“Saraylar Saltanatlar Çöker / Kan Susar Bir Gün / Zulüm Biter / Menekşelerde Açılır Üstümüzde / Leylaklar Da Güler / Bugünlerden Geriye / Bir Yarına Gidenler Kalır / Bir De Yarınlar İçin Direnenler” hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Köprülü Yeni Belediye Başkanı Mustafa Yıldırımcı Göreve Başladı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.